19 Şubat 2013 Salı

-O PLAYSTATİON GÖTÜNE GİRSİN SEVGİLİM- ( 1.BÖLÜM )


Soğuk bir kış akşamıydı.Onu görmek,koklamak,sarılmak için sabırsızlanıyordum.Onunla çıktığımdan bu yana üçüncü buluşmamızdı.Ama o bana sanki hep yanımdaymış,hep benimleymiş,yüzünü her gün görüyormuşum gibi geliyordu.Sanki her sabah kalktığımda güne ilk onun yüzünü görerek ve ona günaydın diyerek başlıyor muşum gibiydi.Kalbim ile birlikte bütün benliğimi tamamen ona adamıştım sanki ismimmiş gibi her daim aklımdaydı.

   İkimizde farklı şehirlerde oturduğumuz için çok sık görüşemiyorduk."Gözden ırak olan gönülden de ırak olur" ata sözünden hiç bir bok anlamam zaten çokta gereksiz bir cümle.Ben bizzat Bu cümleyi yerinde tespit ettim ve olay yerinde de inceledim .Gözden ırak olan gönülden de ırak olmuyor bir kere.Sevgilimle aynı şehirde oturmuyorduk ama gönlümden de ırak değildi tam tersine o bana uzak olduğu için ona daha da büyük bir aşk ile bağlanıyordum.Onunla bir gün konuşmasam meraktan ölüyordum acaba şu an nerede? ne yapıyor? başına bir şey gelmiş midir? annesi gece uyumadan önce sütünü içirmiş midir?diye kendi kendime beynimin etini yiyordum.

  Neyse yeaa buluştuk biz bu gavatla oturduk bir banka.Ortalıkta da kimsecikler yok çok romantik bir ortamdı demek isterdim fakat her yer çok karanlık,in cin top oynuyordu.Mübarek kendimi Freddy'nin kabusu filminin film setinde gibi hissediyordum.Acaba Freddy ne taraftan çıkıp ta gelecek diye düşünüp etrafa bakınırken bu bizimki tuttu ellerimi gözlerimin içine baktı sarıldı falan derken aha dedim öpüşcez tam birbirimize ısındık.
.
-Abi bi kilonuzu ölçün be abi,ekmek parası be abi diye elinde son model sinbo Vücut analizi,yağ, su, kas, kemik ölçümü yapan, 150 kg max kilo ölçümlü ve 100 gr kilo hassasiyeti 8 farklı hafıza kaydı yapan tartıyla bir çocuk beliriverdi.

   Haydaa nereden çıktı şimdi bu zamanlaması boktan çocuk! Sırası mıydı yani şimdi tam sevdiceğimlen kaynaşma aşamasına gelmişken.Yapılır mı bu bana yea!Ben tam o sinirle avıma doğru yaklaşıp,o çocugun bogazını kesip,kafasını kopartıp köpeğim zeytine yedirip,tartısını da 250 kilo olan karşı komşumuz Nazife teyzeye verme planları yaparken bu gavat spora yeni başlayan 1 haftalık karılar gibi "dur ya ben şu kiloma bir bakiyim"demez mi? Üstüne üstlük birde benden bozuk para istedi.Abi madem bozuk paran yok otur götü'nün üstüne ölçmeyi ver kilonu da illa sıçacan yani ortamın içine hadi onu geçtim tartı bozuk çıktı  nasıl vericem şimdi ben şimdi bu bozuk tartıyı Nazife teyzeye? O arada bu gavat son bir kez daha çıktı tartının üzerine nasıl bir güce sahipse artık tartı çalıştı.63 kg çıktı.Birde demez mi ben zaten kilomu biliyordum diye.Eee madem kilonu biliyordun da artizliğin kimeydi olum çıktın tartının tepesine.Hayır bir şey değil benim bozuk paralarda gitti güme, neyle binicem ben şimdi otobüse öpücükle mi? diye düşünürken kaldık biz yine el ele,kol kola,diz dize,baş başa,göt göte.Tam yine ısınmaya başladık daha aradan 5 dk geçmedi çocuğun telefonu çaldı.Hay bataryanı sikiyim senin telefon gibi! Ya ben bu çocukla bir baş başa kalamayacak mıyım?Arayanda arkadaşlarıymış yok neymiş Playstation oynucaklarmış mış,gavatında gelmesi lazım mış mış.Ulan gelmişini geçmişini 7 ceddisini sülalesini,soyunu sopunu s.... manda ayısı hangi mağaradan çıktın yaa sen? Çocuk sevgilisiyle buluşmak için taa nereden geliyor sen kalkmışsın hemen koş gel playstation oynuyoruz seni bekliyoruz diyorsun.İnsan der bir düşünür yanında sevgilisi var yalnız kalmak isterler belki diye ya var ya ayılar bile daha anlayışlıdır.Neyse bu kalktı yerinden :

-Ben gitmek zorundayım hayatım dedi.Dedim ananı da al git.Hayır tabi ki de şaka yapıyorum öyle bir şey demedim çocuk gözlerimin içine öyle bir baktı ki bütün latin alfabesini unuttum. Elimi tutarak :

-Kendine iyi bak hayatım dedi.Bende tık yok
.
-Hem geç oldu baya sende eve geç kalma dedi.Bende yine tık yok.

-Dikkat et kendine sonra yine görüşürüz dedi.Bende yine tık yok.Eee amık söyle artık bişiler.Hadi bal böceği yapabilirsin Fatmagül'ün ilk sikilmiş hali gibi bakma öyle çocuğun yüzüne.

-Gitme yeağğ kaaal,seni bizim eve götiriiiiim.dedim.

  "Seni bizim eve götirim" ne lan göt! diye diye bunu mu dedin.Çocuk diyecek orospu mu bu kız beni niye evine götürüyor.Neyse ki allahtan çocuk beni iyi bir şekilde tanıyor da öyle bir şey düşünmemiştir.Benim bu gavatla üçüncü buluşmam ama 2-3 sene öncesinden de tanışmışlığımız vardı iki yabancı serseri aşıklar gibi değildik  yani birbirimize karşı.Kendisi yakın olduğumuz bir akraba da ki ablamın kocasının kardeşi. Düşündüm de allahtan yakın akrabaymış yani uzak olsa kim bilir kimin neyi olurdu.Yani kısacası ben eniştemin kardeşinle bildiğin bayağı bayağı işi götürmüş fingirdeşiyorum. Onların da bu durumdan haberleri yok tabi.Neyse öpüştük,koklaştık.Öpüştük dediysem tabi yanaktan neredeee biz öyle dudaktan öpüşcez çömüz lan biz daha götümüz de ki boklar kurumamış.Ama onun ellerini öyle bir tutuyordum ki sanki bıraktığım an kızılca kıyamet kopacak,Dünya benim başıma yıkılacaktı.Sanki Ozon tabakası oymuş'ta eğer ellerini bırakırsam dünyadaki bütün canlı varlıklar boğulup nefessiz kalıp öleceklermiş gibi hissediyordum.Hatta Havva ile Adem sadece ben onunla el ele tutuşiyim diye o kahırolası, eğğk,,çiş,kaka,bok,lanet elmayı yiyip yeryüzüne indirilmişlerdi.Ve artık ayrılma vakti gelmişti.O gitti ve gidiş o gidiş bir daha da geri dönmedi ..

2 yorum:

  1. =) iyi bari dürüst davranıp erken gitmiş pezevenk ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bir bana dürüst davranamadı nedense :)

      Sil